Taekwondoda
eğitmenin müsabakadaki gerçek rolü
Dünya taekwondo Federasyonu eski başkan yardımcısı
Grandmaster Chong Woo Lee'nin makalesinden tercümedir.
Modern taekwondonun
karakterini,yapısını düşündüğümüz zaman onu sadece bir spor olarak
algılamak işin basit tarafıdır. Özellikle de taekwondo müsabakaları söz konusu
olduğunda, taekwondonun sadece bir dövüş sporu olduğunu kolaylıkla aklımıza
getiriveririz.Taekwondo müsabakası hakkındaki fikrimiz sadece bir spor ise gerek
müsabıkları ,gerekse eğitmenleri spor önceliklerine göre tanımlamamız gerekir.Bir
spor dalında eğitmenin birinci önceliği sporcusundan en yüksek spor performansının
elde etmesidir.O halde sadece bir spor dalı olarak ele alınırsa taekwondoda da
eğitmenin ilk önceliği sporcusunun iyi bir dövüş çıkartması olacaktır. Bu
mükemmellikte yarışmanın sonucu ile belirlenir.Yani sporcu madalya
kazanmışsa iyi
bir taekwondocu,kazanamamışsa kötü bir taekwondocu olarak kabul edilmelidir.Peki
böylemi..Elbette ki hayır.Taekwondonun birinci önceliği asla müsabaka ve madalya
değildir.Bu taekwondo eğitmenlerinin çok iyi bilmeleri gereken bir gerçektir.
Taekwondo fiziksel gelişimin sağlanmasına yarayan potansiyel bir sistem olmasına
rağmen değer olarak asla sıradan bir spor dalıyla tarif edilemez.Diğer spor
dallarından ayırmak gerekir.Taekwondonun sadece fiziksel gelişime faydalarını esas
olarak bir değerlendirme yaparsak ,Taekwondo eğitmenini ,fiziksel bir eğitmen olarak
tarif ederiz.Ancak bu tarif son derece yetersiz kalır.Çünkü bir taekwondo eğitmeni,
sporcusunun fiziksel gelişimi kadar ruhi, psikolojik ve sosyal gelişimi ile de
yakından ilgilenir. Bu nedenle taekwondo salonları, çok önemli derslerin
verildiği ve kişiyi sosyal hayata hazırlayan birer sınıf niteliğindedir.
Başarı için motive edici gücün çok önemi vardır.Bir eğitmen her müsabaka
sonucundan ,öğrencisine aktarabileceği olumlu dersler çıkarma yeteneğinde
olmalıdır.Bizde taekwondo eğitmeni, müsabaka sahasında sporcunun neler yapması
gerektiğini belirleyen tek yetkilidir. Bir sporcu taekwondo hakkındaki ve taekwondo
müsabakası hakkındaki tüm bilgileri eğitmeninden alır. Aldığı bu bilgileri sahada
kullanır.Dolayısı ile müsabaka sahasındaki başarı veya başarısızlığın en
büyük payı bir anlamda da eğitmene aittir. Sporcunun saldırganlığı,
agresifliği,
müsabakadaki faulleri, sinirsel tepkileri ,şımarıklığı, küstahlığı eğitmenin
başarısızlık hanesine yazılır.Bu tür davranışlarda sporcu kadar, eğitmende
ayıplanır ve kariyerini kaybeder.Taekwondo müsabakaları sporcunun sadece madalya
kazanıp kaybettiği yerler değil,yıllar boyunca aldığı eğitimin sınandığı bire
imtihan salonu kabul edilir. Sadece sporcu değil aynı anda eğitmende bu müsabaka
içinde kabul edilir.
Bu nedenle Eğitmen müsabakayı sadece bir spor gibi kazanma ve kaybetme olarak
değil,sporcusu için bir eğitim sahası olarak görmelidir.Sporcusunun
nefsi,karakteristik yapısının gelişmesinde, kazanma ve kaybetmesinden sonraki ruhi
şekillenmelerinin rolü büyüktür.Karakter yapısı ile örnek bir sporcu yetiştirmek,
müsabaka sahasındaki yönlendirmelerle daha kolay ve basit bir hal alır.
Taekwondoda, sabır, tevazu, hoşgörü, birliktelik,
paylaşma ,sevgi,aşk gibi insancıl duygular verilmeye çalışılır. Bir taekwondocuya
bu duyguların ve tekniklerin ne kadar iyi verildiğinin ortaya çıktığı yer
müsabakadır.Kişinin tüm bu duyguları ve nefsi isteklerini ne kadar kontrol
ettiği zorluklar karşısında ortaya çıkar. Müsabaka, sporcunun aldığı eğitimin
kalitesini ortaya koymak açısından bir değerlendirme sahası olarak ele
alınmalıdır. İyi bir antrenör sporcusunun müsabaka performansına ve müsabakadaki
ruhi değişimlerine göre eğitimini ve yönlendirmelerini gözden geçirmelidir.Yenilen
bir sporcunun saldırganlığı, başka spor dallarında kabul görebilir ama taekwondo
bunu asla kabul etmez.Sporcunun eğitmeninin kalitesizliğine bağlanır.Bir sporcu
müsabakayı sayı olarak kazansa bile şımarık tavırlara girer ve gurura
kapılırsa bu eğitmenin tüm değer ve itibarını kaybetmesine yol açar.;
Taekwondoda sporcular eğitmenlerinin yıllarca özenle ilmek ilmek işlediği birer sanat
eseri gibi kabul edilirler.Müsabakada yarışan sadece fiziksel kapasiteleri değil,
eğitmenlerinin yıllar vererek harcadıkları alın teridir.
|