Taekwondo ve Çocuk

Sevgili Anne ve babalar...
Çocuğunuzun gün gelip bir Avrupa Şampiyonasında,bir Dünya Şampiyonasında veya niye olmasın ki, Olimpiyat oyunlarında madalya kürsüsüne çıkıp istiklal marşımızı dinletmesini istemez misiniz?
O zaman ebeveyn olarak sizlere de düşen bir takım görevler ve sorumluluklar vardır.Zira güzümüzde uluslar arası başarılar; Antrenör ,sporcu ve aile arasında kurulan ve her üçünün de görevini mükemmel yapması sonucu ortaya çıkan  uyumlu bir çalışma neticesinde kazanılmaktadır.
Çocuğunuzun taekwondo ile veya yapısına uygun olarak sporun herhangi bir dalıyla ilgilenmesini teşvik ederek ,Türk sporunun dünya konjüktüründeki başarısında sizde söz sahibi olunuz....

Taekwondo salonuna gitmek çocukta bir eğlence olarak başlar.Henüz spor bilinci tam olarak yerleşmediği için taekwondo salonunu gitmekle çocuk parkına gitmek arasında bir fark görmez.Bu nedenle 8-10 yaş arası çotuklarda spor  yaşantısı kendi istek ve arzuları ile değil genellikle anne ve babaların yönlendirmesi sonucu olur.
Bu yönlendirme ile spora başlayan çocukta ilk gelişen ve psikologlar açısından en önemli aşamalardan biri sayılan
1-"Eğlence ve arkadaşlığın sürdüğü bir yere ait olma duygusu" gelişir.
Çocuğun aileden sonra sosyal aktivitelere katıldığı ve toplum içinde yaşama duygularının geliştiği yer okuludur.Çocuk okul yaşantısında yavaş yavaş,birlikte hareket etme,çalışma,sevinç ve üzüntüleri paylaşma,ortak kullanma,disiplinli ve planlı hareket etme,kendi kendine karar verme  gibi olguları öğrenmeye ve uygulamaya başlar.Aile yaşantısından aldığı eğitimle bu uyum süreci kısa veya daha uzun olabilir.Ancak genelde karşılaşılan durum,çocukların toplum hayatına katılmada çekingen davrandıkları ,bazılarının ise daha içine kapanık  ve uyumsuz olduklarıdır.
Bu uyum dönemini en aza indirecek aktivitelerden biri spor yaşantısıdır.
TAEKWONDO sporuna ilk başlayan 8-10 yaş arası sporcunun ilk olarak salona kaydı yapılır.Kendisine Taekwondo federasyonunun kimlik kartı ve dabok denilen özel üniforma ve nişan olarak beyaz kuşak verilir.Bunlar belki çocuğun hayatında kendi adına aldığı ve şahsiyetine değer verildiğini ifade eden ilk belgedir.Bu tıpkı okumaya il başlayan bir çocuğa öğretmeninin taktığı kırmızı kurdeleye benzer.
Bir il veya ilçede taekwondo salonuna devam eden ve belgeli spor yapan çocuk sayısı elbette azdır.Bu nedenle çocuk bir spor Kulübüne üye olma Duygusu ile yaşadığı ortamda ve okulunda kendisini farklı hissetmeye başlar.Çünkü çocuk olmasına rağmen arkadaşlarından farklı olarak bir Kulüp üyesidir,onlardan farklı bir aktivite yapmaktadır,farklı bir şeyler üretmektedir ve kendisine hayatında ilk defa karşılaştığı insanlar tarafından değer verilmektedir.
Çocuk aile fertlerini kendisi seçmez,Anne, babasını ve kardeşlerini hazır bulur.Okul yaşantısı da bu şekildedir.Kendi seçmez ,yaşı geldiği ve gitmesi gerektiği için gider.
Oysa spor kulübüne gitmek kendi tercihindedir.Çocuğun hayatında kendi tercihiyle,seçerek gittiği ilk sosyal yapı spor Kulübüdür.Bu nedenle isteyerek gittiği için aktivitelere katılması ve sosyal olarak topluma uyum göstermesi de o denli kolay olur.
Taekwondo ilk başlayan öğrenciye ağır antrenman periyodu değil günlük eğlenceler sunar.Çocuk eğlendiğini zannederken farkında olmadan arkadaşlarına katılmaya onlarla ortak eylem içine girmeye başlar.Çünkü taekwondo aktiviteleri kişinin kendi başına yapamadığı ve muhakkak birkaç partnere(Arkadaşa)ihtiyaç duyulan aktivitelerdir.
Taekwondo sporuna birkaç ay devam eden çocuğunuzu seyretmeye gittiğinizde onun bir balerinin yaptığı gibi bir takım estetik hareketleri yaptığını,çalışma ortamında hareketleri yaparken bağırdığını ancak bağırırken kendisini seyredenlerden utanmadığını ,hatta seyircilere bildiklerini göstermekten büyük bir haz aldığını fark edeceksiniz.
Zaman zaman televizyonlarda Gülme ,bağırma ,ağlama yarışmaları tertip edildiğini seyredersiniz.Bu yarışmalardan amaç ez fazla bağıranı bulmak,en çok güleni tespit etmek değildir.Aslında o yarışmalar psikologlar tarafından düzenlenen ve topluma uyum zorluğu çeken çocuklar ve gençlerin ustaca getirilip araya sıkıştırıldığı tedavi seanslarıdır.Amaç deşarjı yaptırılarak ve sıkılganlığın atılarak toplumla uyum sağlanmasını elde etmektir.
Taekwondo sporunda aktivasyon küçük yaşlarda başlar.Bu spora devam eden çocuklarda sıkılganlık olmaması,topluma çabuk karışma ve birlikte hareket etme gibi duyguların doruk noktada bulunmasının sebebi budur.
2-Taekwondo sporu çocuğunuzun kendine güvenini  geliştirir ve güçlülük duygusu sağlar.
Taekwondo bir savunma sporu olarak çocuğunuza yavaş yavaş savunma tekniklerini öğretir.Bu normal bir insanın beceremeyeceği özel çalışma sonucu kazanılan kabiliyetlerdir.Bu teknikleri bilen çocuğunuzda kendine güven gelir.Ancak salonda çok aktif duran arkadaşlarıyla vuran kıran çocuğunuzun sosyal yaşantısında tam tersi bir tavır takındığını görürsünüz.
Dövüş tekniklerini bilen bir çocuğun nasıl olurda günlük yaşantısında çok sakin bir insan olabileceği belki size ilk anda tezat gibi gelebilir.Zira Bu tür dövüş sanatları sporlarıyla uğraşanların hiç bir zaman televizyon ve gazetelerde bir kavgaya,bir cinayete veya olumsuz bir davranışa katıldığı haber olmamıştır.Haber olamaz çünkü istisnalar olsa bile  sporcuların bu tür nahoş girişimlere katılmasının imkanı yoktur.Bunun arkasında aslında ince psikolojik tahliller vardır.Şöyle ki:
Okul öncesi eğitimde öğretmenler asla çocuğunuza okuma ve yazma öğretmemenizi tavsiye eder.Öğretmenlerin tercihi okula başlayan çocukların aynı eğitim seviyesinde olmasıdır.Daha birinci sınıfta olduğu halde okuyabilen yazabilen,kavrayabilen bir çocuk genellikle üst sınıfa aktarılır.Bu çocuğun çok zekalı olduğundan değil .İlk sınıfta çekeceği uyum zorluğundandır.Bilen çocuk derslere katılmaz.İçine kapanır.Arkadaşlarıyla bir şeyler paylaşma duygusunu kaybeder.
Kısaca bir konuyu bilen kişi,o konuyu yeni öğrenmeye veya uygulamaya çalışılan bir ortama karşı kayıtsız ve ilgisiz kalır.Bu kendine güven duygusundan ve bilmekten kaynaklanır.
Gazete haberlerinde veya televizyonlarda çok seyrederiz.
"Komşunun tavuğu komşunun bahçesine girmiş.Çıkan tartışmada 3 kişi bıçaklanmış bir kişi ölmüş
"10 milyon borcunu istemeye gitmiş alacaklısı tarafından öldürülmüş"
Yoldan geçerken omuzu çarptı diye filan filanı öldürmüş"
Burada aslında sebep olan faktör,tavuk,10 milyon para veya omuzun omuza çarpması değildir.Kişinin kendi nefsinin başkasından üstün olduğunu ispat duygusudur.
Her insanın nefsinde,egosunda başkalarından üstün olma duygusu yatar.Ve zaman zaman bunu ispat etmeye çalışır.Bu insanın fıtratında olan ve zaman zaman kişinin kendisine de zarar veren kötü huylardan biridir.Kişi bu duygusunu dizginleyip en alt seviyeye düşürdüğü zaman mükemmelleşir.Toplum hayatında sevilmeye ve yer edinmeye başlar.İslam tasavvufunda bu en kötü nefse nefsi emmare denir.Terbiyesi  şarttır.Aksi halde kişiyi tavuk için adam öldüren bir insan tipine dahi dönüştürür.

Taekwondo sporuna başlayan biri zamanla tüm dövüş tekniklerini spor bilinci altında öğrenir.Yaptığı işi bir spor alı olarak kavrar ve uygular.Ancak yapı itibariyle kendisine saldıracak 15-20 kişiyi etkisiz bırakacak bir tekniğe kavuşur.
Bu nedenle kendisine diploma verilir.Terfi ettirilir.Diploma ve kemer adı altında verilen nişanlar  "dövüş teknikerini bildiğinin   belgeleridir".Bir sporcu buna o kadar değer verir ki.Yıllardır alın teriyle kazandığı bu değer yargılarını adi kokak kavgalarına düşürmez.Sokak kavgalarına itibar etmez.Kendine sataşan insanlara karşı,-"Hayır ben senden daha üstünüm diyerek" fiziksel üstünlüğünü ispata kalkışmaz.Gücünün ve değerinin farkında olduğu için karşısındaki insana karşı acıma duygusu ön plana çıkar.
Hatta  herkesten önce okumayı bilen çocuğun sınıfta derslere katılmaması gibi,Kavga tekniklerini çok iyi bildiğinden öyle adi sokak kavgalarına o kadar ilgisiz davranır ki dönüp arkasını bile bakmaz.
Ne zaman canına kast ediliyorsa  vücudu bir refleks olarak harekete geçer ki bu hem kendi hem de saldırganın iyiliği için gerekir.Çünkü kendi hayatını kurtardığı gibi ,bıçakla gelen rakibini en kısa ve basit şekilde etkisiz bırakarak katil olmasını ve ömrünü hapiste geçirmesini engeller.
Çocuğunuzu taekwondo yaşantısının daha ilk senesinde gözleyin.Önceden haşarı olan,sağla solla kavga eden ve kendisine sataşanlara bir şey yapamadığı için eziklik duygusu ile ağlayarak size şikayete gelen çocuğunuzun,Taekwondoya başladıktan sonra kimseyle kavga etmediğini kendisine sataşanlara bile ilgisiz kalıp arkasını dönüp yoluna devam ettiğini,bu esnada bir şey yapmadığı için eziklik duygusu yaşamadığını ve zavallılık kompleksine düşmediğini görürsünüz.Bu bilmekten,kendini güçlü hissetmekten ve acıma duygusunun gelişmesinden doğan bir durumdur.
Unutmayın bir konuda kendini ispata kalkışanlar o konunun cahilleridir.Bilen insanlar az konuşur en sonunda öz konuşurlar.
3-Taekwondo sporu mental yeteneği arttırır ve karar verme süresini çabuklaştırır.
Spor yapan her çocukta olduğu gibi bir süre sonra çotuğunuzda da akil melekelerin  arttığını   fark edeceksiniz.Taekwondoda müsabaka teknikleri 5 veya 6 civarındadır.Bunun dışındaki tüm savunma ve müsabaka teknikleri bu temel hareketlerin kombinasyonlarından oluşur.Bunları geliştirmek ve uygulamak çocuğun becerisine kalır.Çocuk bu tekniklerden kombine hareketler çıkarmak için kendini zorlar.Zihni devamlı çalışır.
Kuşak imtihanlarındaki temel hareketler basit eksersizler olup.Şekil olarak çocuk bunları çabuk kavrar ve ezberler bu hareketlerin tekrarı ve devamlı çalışılması çocuğun akli becerilerini devamlı zorlar.
Taekwondo bir saldırı değil savunma sporudur.Kişiye karşı yapılabilen her hareketin bir kombine hareketi vardır.Savunmada çabukluk,sürat,güç ve refleks tepki çok önemli olduğundan genelde bu beceriler gelişir.Yani çocukta bir davranış şekline   cevap verme yeteneği refleks olarak ve en doğru olanını tespit etmek suretiyle artar.Çocuk bu becerilerini günlük hayata da taşır.Nasıl ki taekwondoda saniyenin en kısa anında en doğru kararı vermesi gerekiyor aksi halde kaybedeceğini biliyorsa,günlük hayatta da en doğru kararı en kısa zamanda verme kabiliyeti artar.
Spor yapan çocuklarda zihin devamlı açık olur.Uyuklama,pasivite ortadan kalkar.Anlatılanları anlama kabiliyeti gelişir.Taekwondo çalışması  çocuklar için azdan çoğa doğru bir periyot izleyerek 1-1,5 saatlik bir antrenman verir.Çocuğun aktivitesi bu antrenman periyodunda gittikçe artar ve zirvede iken sonuçlanır.Bu davranış biçimi çocuk mantalitesinde bir alışkanlık hale gelir.Misal olarak diğer çocuklarda okulda görülen derslerin son saatlerindeki uyuklama ve bıkkınlık hali spor yapan çocuklarda rastlanmaz.Bu vücut direncinin kuvvetinde ve vücudun sürekli artan bir şekilde aktiviteye hazır olduğundandır.
4-Taekwondo sporu her spor dalı gibi kemik yoğunluğunu arttırır ve enfeksiyonlara karşı vücut direncini sağlar.
Taekwondo sporuna devam eden çocukların kemik yapıları ,yapılan eksersizler neticesinde kuvvetlenir.Bu osteoparoza karşı ve diğer kemik, kas hastalıklarına karşı en önemli tedbirdir.Sıhhatli bir yapıya kavuşması için çocuğunuzu taekwondoya gönderin.Avrupa şampiyonu ve dünyanın en teknik sporcularından biri seçilen Bahri Tanrıkulun'un bir kemik hastalığı sonucu doktorlar tarafından tavsiye ile ailesince spora başlatıldığını biliyor musunuz?
İnsan oğlu devamlı mikroorganizmalarla beraber yaşar.Enfeksiyona neden olan mikroplar her an her yanımızda bulunmaktadır.Ağızımız da bile 1 milimetreküp tükürükte 4 milyon bakteri vardır.Bunlar vücut direnci düşerse iş başına geçerler ve hastalık yaparlar.Spor yapan çokçuklarda  hastalığa yakalanma ihtimali düşer veya hastalıklar kolayca ve kısa sürede atlatılır.